Blog-felc-desktop
Senior person thanking the nurse for her help during a meeting in a nursing home

İki genel felç (inme) kategorisi vardır ve bunların her birinin sebebi farklıdır.

İskemik felçler, hemen hemen daima bir kan damarını tıkayan bir pıhtı sebebiyle, beyne olan kan akışının kesintiye uğraması durumunda meydana gelir. Felçlerin takriben yüzde sekseni bu kategori içindedir.

Geriye kalan yüzde yirmi, beyin kanamalarını teşkil etmekte olup, beyindeki bir kan damarının yırtılması halinde vuku bulur.

Bir felç, tedarikçi bir damarı yırtılması ya da tıkanması durumunda oluşur. Kan ve oksijenden mahrum kalan (ki buna iskemi adı verilir) beyin hücreleri ve beyin dokuları ölür; yenilenmeleri de mümkün değildir. Bunun bir sonucu olarak, bu hücreler tarafından kontrol edilen vücut bölgeleri, işlev yeterliliklerini kaybeder.

Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, takriben yılda 500.000 civarında Amerikalı, felç geçirmekte ve bu sayının üçte biri birkaç ay içinde hayatını kaybetmektedir.

Yaşayabilenlerin içinde yüzde on kadarı, hastalık öncesi aktivite düzeyleri ile eve dönebilmekte; yüzde elli kadarı eve dönebilmekte ancak bir miktar yardıma ihtiyaç duymakta; ve geri kalan yüzde kırk ise, bir bakım evine konmak ve günlük yaşamda devamlı yardım almak durumunda kalmaktadır. Bir felç, genellikle kalıcı olan bir fonksiyon kaybına sebep olabilir.

Bazen, işlev kaybı 24 saatten az sürecek şekilde geçici olabilir. Bu geçici nöbetler, “gelip geçici iskemik ataklar” olarak adlandırılır ve olması yakın bir felcin uyarısı niteliğini de taşıyabilir.

Geçici İskemik Ataklar

Geçici iskemik atak (TIA), beyine giden kan akışının geçici olarak kesintiye uğraması sonucunda ortaya çıkar. Bir TIA; örneğin bir kan pıhtısı, kolesterol tortusu ya da kan içinde yolculuk eden diğer bir yabancı madde gibi küçük kalıntı parçacıklarının (amboli) beyindeki küçük kan damarlarına geçici olarak yerleşmesi sonucunda vuku bulabilir Kalıntı, beyin dokusuna giden kan akışını kestiği zaman, doku, çözülene kadar, çalışmasını geçici olarak durdurur.

TIA’ya sebep olan amboli, çoğunlukla atherosclerosisten kaynaklanır. Amboli ayrıca kalpteki pıhtılardan ve kalp kapakçıklarındaki kalıntılardan da kaynaklanabilir.

TIA’lar kısa ve geçici olmaları itibariyle felçlerden farklıdır. Semptomlar yani belirtiler genellikle ani olarak gelişir, birkaç saat sürer ve 24 saatten az bir süre içinde ortadan kaybolur. Aslında, kan akışı, beyin dokusunun kalıcı olarak zarar görmeyeceği şekilde yeteri kadar tekrar oluşmuştur.

TIA’lar, kişinin ilerde bir felç ile karşılaşabileceğine dair bir uyarı vazifesi görür. İskemik felce yakalanan insanların hemen hemen yarısı, bu felçten birkaç aylık bir süre önce en az bir TIA geçirmiştir. Ama TIA geçiren herkes felç ile karşılaşmaz. TIA’lar daha ziyade, yüksek tansiyonu olan, belli tiplerde kalp rahatsızlıkları olan ve şeker hastalığı bulunan; sigara içen; ya da çok ileri yaştaki kişilerde görülür.

Belirtiler

Semptomlar yani belirtiler, beynin hangi kısmının etkilendiğine bağlı olarak, geniş ölçüde çeşitlilik arz eder. TIA’lar yüz, kol ya da bacaklarda zayıflık, uyuşukluk veya felce; baş dönmesi, denge kaybı ya da koordinasyon kaybına; bir ya da iki gözde birden görüş bulanıklaşması ya da kaybına ve bir ya da iki gözde birden görme alanının bir yarısının kaybına sebep olabilir. Bu semptomlardan herhangi birinden muzdarip olursanız derhal doktorunuzu görün.

Tedavi

Doktorunuz öncelikle, migren, zihni bulanıklık, düşük kan şekeri, düşük tansiyon, beyin tümörü, kalp ritminde düzensizlik, labirent iltihabı dahil olmak üzere TIA ya da felcin özelliklerine benzerlik arz edebilen diğer durumları kontrol edecektir.

Aynı belirtilerle tekrar ortaya çıkan bir TIA durumunuz söz konusuysa, bunun anlamı, yeni tıkanmanın aynı damarda oluştuğudur. Eğer belirtiler bir TIA’dan diğerine değişiklik arz ediyorsa, amboli her seferinde farklı damarları bloke ediyor demektir.

Doktorunuz, damarlardaki kan akışı bozulduğu ya da zayıfladığı zaman duyulan hırıltı ve uğultu niteliğindeki patolojik sesleri dinlemek üzere bir stetoskop kullanacaktır. Teşhiste yardımcı olmak üzere, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans ile görüntüleme, ultrason, manyetik rezonans ile anjiyografi, ya da normal anjiyografi gibi bu birkaç radyoloji testinden birinin uygulanmasına ihtiyacınız olabilir. Bu testler, ense ve beyninizdeki blokajları tanımlayabilir. Kalbinizin durumunu değerlendirmek için de başka testler gerekli olabilir.

Bir TIA geçirme esnasında doktorunuzu görürseniz, hastaneye yatırılabilirsiniz. Doktorunuz beyninize olan kan akışını bloke eden pıhtının daha da büyümesini veya eğer doğal olarak çözülmeye başlamış ise geri gelmesini engellemek üzere, çabuk etki eden kan inceltici bir ilaç (heparin) verebilir.

TIA’lar genellikle kendi kendilerine çözüldükleri için, tedavi, diğer bir TIA’yı ya da bir felci önlemek amacını taşır. Doktorunuz, yüksek tansiyon ya da diyabet gibi her türlü risk faktörünün kontrolünü iyileştirmenize yardımcı olacaktır. Ayrıca, sigarayı bırakmanıza da yardımcı olmak üze sizle görüş alışverişinde bulunacaktır.

Kanın pıhtılaşmasını önleyen ve anticoagulant adı verilen maddeler ki bu çoğunlukla aspirindir, kanı inceltmek ve pıhtılaşma şansını azaltmak üzere verilebilir. Eğer bir TIA geçirmişseniz ve bir şahdamarı arterinde önemli bir blokajınız (yüzde 70’ten fazla) varsa; boyundan beyne giden büyük arterlerdeki plakları çıkartmak için uygulanan bir ameliyat olan şahdamar (carotid) endarterektomisi tavsiye edilebilir.

İskemik Felç

İskemik felç, beyne kan tedarik eden arterlerden birinde bir blokaj olduğu zaman gerçekleşir. Eğer blokaj iki saatten fazla sürerse, damar tarafından beslenen o beyin bölgesi ölür. Belirtiler, etki altındaki beyin bölgesine göre değişiklik gösterir.

İki tip iskemik felç vardır: trombotik ve ambolik. Bir beyin damarındaki plak, beyin dokusuna olan kan tedariğini bloke edecek derecede büyüdüğünde trombotik felç oluşur. Bir trombotik felçte meydana gelen olay, bir kalp krizinde meydana gelenlere benzerdir.

Ambolik felç, vücudun başka bir yerinde, genellikle kalpte oluşan ve beyindeki küçük bir kan damarına yerleşene kadar kan içinde yolculuk eden bir pıhtı ya da kopmuş plak parçacığının, damar içinde blokaj yaratması sonucunda meydana gelir.

Ambolik felçler ve TIA’lar, kalbin hızlı ve düzensiz çarptığı bir durum olan atrial fibrilasyon komplikasyonudur. Titreşim hareketi, kanın kalp içinde birikmesine ve beyne gidebilecek pıhtı oluşmasına zemin hazırlayabilir.

İskemik felç, yüksek tansiyonu, bazı tür kalp hastalıkları ve şekeri olan, ileri yaşlardaki kişiler arasında daha yaygındır. Sigara, yüksek kolesterol, aşın alkol tüketimi, obezite ve ailesinde felç geçirmiş kişilerin bulunması, kişinin riskini arttırır.

Belirtiler

İskemik felcin belirtileri, blokajın büyüklüğü, etkilenen beyin bölgesi ve damarın blokajının ne kadar süratle geliştiğine bağlı olarak değişiklik arz eder. Felç acil müdahale gerektiren bir durumdur. Felcin belirtilerinin tanınması ve bir hastanenin acil servisine başvurulması son derece hayatidir.

Bir felce tıbbi müdahale ne kadar gecikirse, hasar o derece büyük olur. İlk 4 ila 6 saat içinde yapılacak tedavi kan akışını tekrar canlandırabilir ve beyinde oluşabilecek kalıcı hasarı önleyebilir.

Felcin Uyarı İşaretleri

Aşağıda felcin uyarı işaretleri sıralanmıştır:

  • Vücudun bir yanındaki kol, el ya da bacakta ani gelişen bir zayıflık
  • Yüzün ya da vücudun bir yanında ani uyuşukluk
  • Özellikle sadece bir gözde bulanıklık veya görüş kaybı
  • Ani gelişen konuşma zorluğu veya başkasının söylediğini anlayamama
  • Ani gelen baş dönmesi veya denge kaybı
  • Şiddetli ve ani baş ağrısı

Bu belirtilerin biri ya da bir grubunun “ani” bir şekilde oluşması felcin tipik simgesidir; bu semptomların biri ya da bir grubunun yavaş bir şekilde ortaya çıkması ise, beyin tümörü ya da Parkinson hastalığı gibi, sinir sistemine ilişkin diğer rahatsızlıkların işareti olabilir.

Tedavi

Felçten sonraki ilk bir saat içinde kişide ortaya çıkan semptomlar ve doktor muayenesinin neticeleri, felcin türü ve yeri hakkında ipuçları verecektir.

Genellikle, bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonanslı görüntüleme gibi teşhis testleri uygulanır. Bu testler genellikle, bir iskemik felci bir beyin kanamasından ayırt etmeyi ve etkilenen beyin bölgesinin tanımlanabilmesini sağlayacaktır.

Manyetik rezonans anjiyografisi ya da normal anjiyografi, beyin içindeki bloke olan kan damarının kesin olarak tanımlanmasını sağlayabilir.

Ciddi bir felçten muzdarip bir kişinin, beyin, kalp ve diğer vücut fonksiyonlarının takip edilmesi için bir hastanenin yoğun bakım ünitesine yatırılması gerekir. Hasarın büyüklüğüne bağlı olarak, oksijen, besin maddeleri ve ilaçlar verilmesi gibi yaşam destek tedbirleri gerekli olabilir. Yemek yeme yeterliliğini kaybetmiş kişiler için, bir beslenme tüpüne ihtiyaç duyulabilir.

Felç beyinde şişmeye sebebiyet vermiş ise acil ameliyat gerekli olabilir. Şişen beyin dokusunun, diğer beyin dokuları veya damarlara yaptığı baskının rahatlatılması için ilaçlar ve ameliyat gereklidir. Küçük felçler daha az beyin hasarı yarattığı için, daha az takip gerektirir. Bazen, küçük felçler geçirmiş kişiler, hastaneye yatırılmaksızın evlerinde bakıma alınabilir.

Bir iskemik felç geçirmişseniz, beyne olan kan akışını bloke eden pıhtının büyümesini engellemeye çalışmak veyahut doğal olarak çözülmeye başlamışsa geri gelmesini önlemek üzere, hızlı etki eden, kan inceltici bir ilaç (heparin) verilebilir.

Bir iskemik felç geçirmişseniz ve bunu takip eden ilk üç saat içinde doktora görünmüşseniz, muhtemelen, thrombolytic terapi göreceksiniz. Bu, kan pıhtılarının süratle çözülmesini sağlayan bir tedavidir. Bazı kişilerde, özellikle kanaması olan kişilerde, bu güçlü tedavi uygulanamaz. Bu terapi, iyi bir şekilde uygulandığında, felçli kalma ve ölüm risklerini azaltmada, önceki tedavilere göre çok daha üstün neticeler yaratır.

Özellikle bir ambolik felç durumunda, doktor, pıhtının oluşma yerini bulmaya çalışacaktır. Kalpte pıhtı olup olmadığını anlamak ve kalbin zayıf pompalayıp pompalamadığını görmek için ekokardiyografi uygulanabilir

Nabzı ve pıhtı oluşumuna sebep olabilen atrial fibrilasyon (kalp çarpıntısı) gibi kalp düzensizliklerini tanımlamak üzere, portatil bir cihaz olan holter sayacı kullanılabilir. Beyindeki kan damarlarındaki daralmaları; şahdamarındaki ya da kalpten şahdamarına giden damarlardaki plakları tanımlamak üzere ultrason da kullanılabilir.

Şahdamarı endarterektomisi adı verilen bir operasyon ile beyne giden damardaki plak kalıntıları temizlenebilir. Bu operasyon, bir şahdamarı yüzde seksen oranında ya da daha fazla daralmışsa, felcin tekrarlamasını önlemek üzere, bir TIA ya da felçten sonra uygulanır.

Bize Ulaşın

Çağrı Merkezi

0850 473 77 77

WhastApp

0553 077 70 08


Sizi Arayalım

This site is registered on wpml.org as a development site.